2021 yılının son çeyreğinde yaşanan döviz krizinin önüne geçemeyen AKP iktidarı, çareyi TL mevduatları dolara endeksleyen Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasına başvurmakta bulmuştu. Duyurulduğu tarih itibarıyla dolarda deprem etkisi yaratan ve tek gecede pariteyi 7 lira birden aşağıya çeken uygulama, ilerleyen yıllarda ekonomi yönetiminin adeta ayağına dolanmış durumda.
Seçim sonrası göreve gelen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve TCMB Başkanlığına atanan Hafize Gaye Erkan’ın girişimleriyle tasfiye süreci başlatılan KKM’den çıkışlar 6 haftadır kesintisiz sürüyor olmasına karşın, hedeflenen geri çekilme şu ana kadar elde edilmiş değil.
Temmuz ayı itibarıyla Resmi Gazete ve bankalara gönderilen talimatlar yoluyla birçok düzenlemeye giden Merkez Bankası’nın ilerleyen haftalarda KKM uygulamasında radikal bir değişikliğe gideceği iddia edildi.
MERKEZ BANKASI YENİ KISITLAMALAR GETİRMEK ZORUNDA
25 Eylül tarihinde alınan ve bankaların KKM sahiplerine ödediği asgari faiz oranı zorunluluğuna son veren kararın ardından iki haftalık süreçte yaklaşık 150 milyar liralık erime yaşanmasına karşın, İktisatçı Yalçın Karatepe, şirketlerin tüm varlıklarını KKM’de tutmaya devam ettiklerini belirtti.
KKM’de bulunan para için kambiyo vergisi alınmamasına ve kur farkından elde edilen net kar için hiçbir vergi ödenmemesine dikkat çeken iktisatçı Yalçın Karatepe, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Şirketlerin KKM’den çıkması hiç rasyonel olmaz. Kambiyo vergisi yok, aldığı faiz vergiden muaf. Niye çıksın? Sadece doğrudan dövize ihtiyacı olduğunda çıkar.” ifadesini kullandı.
2023 yılının ilk yarısında her türlü döviz talebi yaratabilecek işlemlere kısıtlama getiren ve KKM’deki parayı artırarak 14 Mayıs’a kadar herhangi bir kur şoku yaşanmamasını hedefleyen hükümet, seçimlerin ardından gün aşırı aldığı kararlar ile KKM’ye olan ilgiyi azaltmaya çalışıyor.
KKM’DE KAZANILAN PARA İÇİN VERGİ DÜZENLEMESİ GELEBİLİR
Buna karşın son olarak 25 Eylül’de alınan kararın ardından TCMB, KKM hesaplarını kapsayacak hiçbir doğrudan değişikliğe gitmedi. Bankalara verilen örtülü talimatlar ile mevduat faizlerini yukarı çeken Merkez Bankası, TL mevduatındaki cazibeyi yükselterek KKM sahiplerinin doğal yollar ile uygulamadan çıkışını hedeflese de, haftalardır yaşanan çıkışların havuzdaki paranın çok küçük bir bölümüne denk gelmesi yeni radikal adımları başvurmayı zorunlu kılıyor.
Ekonomistler, ilerleyen haftalarda Kur Korumalı Mevduat hesapları için kombiyo vergisi ve kur farkı yoluyla elde edilen kar için küçük vergilendirmeler getirilebileceğine dikkat çekerken, bu kısıtlamaların bireysel kullanıcılar yerine şirketler için hayata geçeceği iddia ediliyor.
YENİ KISITLAMALARIN DOLAR KURUNA ETKİSİ NE OLACAK?
Alınması muhtemel kararları belirten uzmanlar, bu adımların atılması halinde söz konusu vergilendirme sürecinin kademeli şekilde gerçekleşmesini beklemekte. Tüm hesaplara aniden getirilecek bir verginin, KKM’den çok sayıda çıkış yaşanmasına ve bu çıkışların döviz tevdiat hesaplarına yönelebileceğine dikkat çeken ekonomistler, bu durumda Türkiye’de yeni bir kur krizinin yaşanma riskinin altını çizdi.
Özellikle TCMB’nin faiz kararını açıklayacağı haftaya girilirken bankaların bir bir mevduat faizlerini 5 puana kadar geri çekmesi soru işaretlerine neden olurken, gazeteci Nuray Tarhan’ın iddiasına göre bu düşüşün sebebi bankacılık sektöründe dönen “Merkez Bankası Ekim ayında faizleri artırmayacak” dedikodusundan kaynaklanıyor.
KKM’de çıkışı hızlandırabilmek için kontrolsüz bir adım atılması ev beraberinde Merkez Bankası’nın parasal sıkılaştırma sürecini durdurarak 26 Ekim tarihli PPK’da faizleri pas geçmesi, son günlerde ufak yükselişle 28 lirayı bulan dolar kurunu aniden 30 liranın üzerine atabilir.